Beykozlu
New member
Spor muharriri Attila Gökçe, Beşiktaş forması giyen Josef de Souza ile ilgili değerlendirmeler yaptı. Gökçe, siyah-beyazlıların kaptanı Josef’in yaşadığı düşüşü uzman isimlerle konuştu ve tespitlerini paylaştı. Gökçe’nin yazısının tamamını Milliyet Gazetesi’ni satın alarak okuyabilirsiniz. İşte yazıdan öne çıkan kısımlar…
ANKARAGÜCÜ MAÇINDA YAŞANANLAR
Tam 45 gün oluyor geçen ay, 4 Eylül’de beşinci haftada Ankaragücü-Beşiktaş maçının ikinci yarısında oyuna girdi. Maçı 3-2’lik deplasman galibiyetiyle bitirdiler. Ancak alandan sevinçle çıkamadılar. Malum “uçan tekme” kahramanı (!), tribünden atlayıp Beşiktaşlı futbolcularla hakemlere saldırdı. Souza hakemlerle arkadaşlarının ziyan görmemesi için saldırgana pürüz oldu. Kurallar bu biçimde gerektiriyordu..
Bu karardan daha sonra bir basın toplantısı düzenledi Brezilyalı… Kırgınlık, kızgınlık ve öfke ile “ailece” önümüzdeki dönem Türkiye’den ayrılma sonucu aldıklarını deklare etti. Göz yaşlarıyla hüznünü ve reaksiyonlarını lisana getirdi. daha sonrasında 2-2’lik İstanbulspor maçının 30. dakikasında Melih Kabasakal’a faul yaptığı için sarı kart gördü.
Dikkat ettim, Souza kartı gördükten daha sonra hakeme öfke ortasında bir şeyler anlatıyor, itiraz ediyordu.Pazar günü Vodafone Arena’da oynanan Trabzonspor maçında Masuaku’nun kusurundan golü yemişti Beşiktaş. Josef de Souza da misal bir kusur yapıp boş alanda Trabzonsporlulara attı topu. Gol olmadı ancak, taraftarların yüreği oynadı.
‘ARTIK GEÇİNMEYE GÖNLÜ YOK’
Pahalı dostum ve hocam Prof. Dr. Acar Baltaş’la konuştum Souza’nın durumunu… “Ankara hadisesinden daha sonra yaptığı açıklamalar ve birtakım davranış biçimleri ‘artık geçinmeye gönlü olmadığı’ üzere bir izlenim uyandırıyor. Evet, kurallar eskiyebilir, yanlış sonuçlar verebilir lakin bu duruma farklı yaklaşımlar gösterilmelidir. bu biçimde bedelli bir oyuncu yalnızca saha arasındakilerle değil, etrafındakilerle hakemler, rakip oyuncular, ekip arkadaşları, kulüp yönetici ve çalışanı ile yeterli münasebetler kurmalıdır. Kulübün bu cins bağlantıları düzeltmek için gerekli tedbirleri alması da önerilir” dedi.
‘DEPRESİF MUTSUZLUK’
Futbolun Psikiyatrisi kitabıyla kıymetli saptamalar ve tekliflerde bulunan Psikiyatrist Dr. Kaan Aslanoğlu ise Josef de Souza için “depresif mutsuzluk” tanımlaması yapıyor. Abartılı öfke olur lakin, abartılı ağlamak olmaz” diyor.
Aslanoğlu, geçen yıl kadroda yaşanan hayal kırıklıkları, Şampiyonlar Ligi’ndeki hezimetler ve sakatlıklardan Josef’in kendisini sorumlu tuttuğunu, bu ruhsal düşüklüğün hem grubu birebir vakitte sporcuyu olumsuz etkileyeceğini söyleyerek uyarıyor:
“Beşiktaş idaresi Josef’i yalnız bırakmamalı, onu destekleyerek bir daha yüksek performans ve memnunluk düzebir daha çıkarmalıdır!” Josef’i severim… Sıhhati, sevinci ve mutluluğuyla form kazanmasını dilerim.
ANKARAGÜCÜ MAÇINDA YAŞANANLAR
Tam 45 gün oluyor geçen ay, 4 Eylül’de beşinci haftada Ankaragücü-Beşiktaş maçının ikinci yarısında oyuna girdi. Maçı 3-2’lik deplasman galibiyetiyle bitirdiler. Ancak alandan sevinçle çıkamadılar. Malum “uçan tekme” kahramanı (!), tribünden atlayıp Beşiktaşlı futbolcularla hakemlere saldırdı. Souza hakemlerle arkadaşlarının ziyan görmemesi için saldırgana pürüz oldu. Kurallar bu biçimde gerektiriyordu..
Bu karardan daha sonra bir basın toplantısı düzenledi Brezilyalı… Kırgınlık, kızgınlık ve öfke ile “ailece” önümüzdeki dönem Türkiye’den ayrılma sonucu aldıklarını deklare etti. Göz yaşlarıyla hüznünü ve reaksiyonlarını lisana getirdi. daha sonrasında 2-2’lik İstanbulspor maçının 30. dakikasında Melih Kabasakal’a faul yaptığı için sarı kart gördü.
Dikkat ettim, Souza kartı gördükten daha sonra hakeme öfke ortasında bir şeyler anlatıyor, itiraz ediyordu.Pazar günü Vodafone Arena’da oynanan Trabzonspor maçında Masuaku’nun kusurundan golü yemişti Beşiktaş. Josef de Souza da misal bir kusur yapıp boş alanda Trabzonsporlulara attı topu. Gol olmadı ancak, taraftarların yüreği oynadı.
‘ARTIK GEÇİNMEYE GÖNLÜ YOK’
Pahalı dostum ve hocam Prof. Dr. Acar Baltaş’la konuştum Souza’nın durumunu… “Ankara hadisesinden daha sonra yaptığı açıklamalar ve birtakım davranış biçimleri ‘artık geçinmeye gönlü olmadığı’ üzere bir izlenim uyandırıyor. Evet, kurallar eskiyebilir, yanlış sonuçlar verebilir lakin bu duruma farklı yaklaşımlar gösterilmelidir. bu biçimde bedelli bir oyuncu yalnızca saha arasındakilerle değil, etrafındakilerle hakemler, rakip oyuncular, ekip arkadaşları, kulüp yönetici ve çalışanı ile yeterli münasebetler kurmalıdır. Kulübün bu cins bağlantıları düzeltmek için gerekli tedbirleri alması da önerilir” dedi.
‘DEPRESİF MUTSUZLUK’
Futbolun Psikiyatrisi kitabıyla kıymetli saptamalar ve tekliflerde bulunan Psikiyatrist Dr. Kaan Aslanoğlu ise Josef de Souza için “depresif mutsuzluk” tanımlaması yapıyor. Abartılı öfke olur lakin, abartılı ağlamak olmaz” diyor.
Aslanoğlu, geçen yıl kadroda yaşanan hayal kırıklıkları, Şampiyonlar Ligi’ndeki hezimetler ve sakatlıklardan Josef’in kendisini sorumlu tuttuğunu, bu ruhsal düşüklüğün hem grubu birebir vakitte sporcuyu olumsuz etkileyeceğini söyleyerek uyarıyor:
“Beşiktaş idaresi Josef’i yalnız bırakmamalı, onu destekleyerek bir daha yüksek performans ve memnunluk düzebir daha çıkarmalıdır!” Josef’i severim… Sıhhati, sevinci ve mutluluğuyla form kazanmasını dilerim.