Freud, Leonardo’nun bir anısı üzerinden işe başlıyor. Akbaba anısı yada fantezisi. Psikanalizin sembolleri ile kuyruğu ve Mısır mitolojisinden yararlanarak akbaba sembolünün manasıyla Leonardo’nun çocukluk anısını incelemeye başladı. Bu anı ile birlikte Leonardo’nun babasız bir çocukluk geçirmesiyle ilgili olarak, eşcinsellik üzerine yorumlarını Leonardo’nun hayatı üzerinden açıklar. Leonardo’nun sanatı büsbütün bırakıp, bilme üzerine araştırmalarına nasıl geçiş yaptığını ise, çocuksu cinsel merak tezi üzerinden açıklar. Freud çocukluktaki merakın bastırılmasının 3 çıkış yolu olduğunu söyler:
1-) Genel bir ketlenme (Nevrozların niçinidir.)
2-) Araştırmanın cinselleştirilmesi (Obsesyonel Nevrozlarda görülür.)
3-) Libidonun bilmeye dönüştürülmesi. (Leonardo’nun yaşadığı durumdur.)
Babanın yokluğu ile annenin özdeşleştirmesini göstererek (Bu cins bir eşcinsellikte Leonardo annesiyle özdeşleşecek, bu biçimdelikle eşcinsel seçiminin objeleri olan başka genç erkekler aracılığıyla annesinin ona gösterdiği sevgiyi, öbür genç erkekler üzerinde gösterecek ve bu sayede kendisi o gençlerin yerinde olarak kendisi sevilebilecektir.) birinci kere ‘’Narsisizm’’ terimini kullanır. Çocukluk devrinin yapıtlarına tesirini, ‘’Mona Lisa’’ ve ‘’The Virgin and Child with St. Anne’’ yapıtları üzerinden kıymetlendirecek ve buradaki ‘’gülüşlere’’ odaklanacaktır. Babanın yokluğu ve daha sonrasında Leonardo’yu yanına almasının tesirlerini din üzerinden kıymetlendirecek ve Leonardo’nun Tanrı’ya muhtaçlık duymadan yaşamasının ve kilisenin dogmalarına karşı çıkmasını, babasız bir çocukluk geçirmenin kendisini kuvvetli kılmasına bağlayacaktır.
Okumaya devam et...
1-) Genel bir ketlenme (Nevrozların niçinidir.)
2-) Araştırmanın cinselleştirilmesi (Obsesyonel Nevrozlarda görülür.)
3-) Libidonun bilmeye dönüştürülmesi. (Leonardo’nun yaşadığı durumdur.)
Babanın yokluğu ile annenin özdeşleştirmesini göstererek (Bu cins bir eşcinsellikte Leonardo annesiyle özdeşleşecek, bu biçimdelikle eşcinsel seçiminin objeleri olan başka genç erkekler aracılığıyla annesinin ona gösterdiği sevgiyi, öbür genç erkekler üzerinde gösterecek ve bu sayede kendisi o gençlerin yerinde olarak kendisi sevilebilecektir.) birinci kere ‘’Narsisizm’’ terimini kullanır. Çocukluk devrinin yapıtlarına tesirini, ‘’Mona Lisa’’ ve ‘’The Virgin and Child with St. Anne’’ yapıtları üzerinden kıymetlendirecek ve buradaki ‘’gülüşlere’’ odaklanacaktır. Babanın yokluğu ve daha sonrasında Leonardo’yu yanına almasının tesirlerini din üzerinden kıymetlendirecek ve Leonardo’nun Tanrı’ya muhtaçlık duymadan yaşamasının ve kilisenin dogmalarına karşı çıkmasını, babasız bir çocukluk geçirmenin kendisini kuvvetli kılmasına bağlayacaktır.
Okumaya devam et...