Beykozlu
New member
Göztepe Kulübü Eski Lideri Mehmet Sepil, “Göztepe Kulübü olarak yapılan provokasyona karşın alacağımız cezanın farkındayız, şuurundayız lakin bireyler de artık en ağır biçimde cezalandırılmalı ve kulüplere karşı bu koz olarak kullanılmamalıdır.” dedi.
Göztepe Kulübü İdare Şurası Üyesi Sepil, yaptığı yazılı açıklamada, tatil edilen Göztepe-Altay müsabakasının akabinde önleyici düzenlemelerin süratle hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Uzun yıllardır futbolun ortasında olduğunu kaydeden Sepil, “yaşamımda birinci sefer tribünde bu biçimde organize bir atağa şahit oluyorum. Evvel tribüne sokulan bir işaret fişeği, bizim tribüne, gayeye nişan alınarak sıkıldı. Çok kısa aralıktan 20-25 metredeki seyirci hedeflenerek direkt olarak işaret fişeği atılıyor. Bu işaret fişeğinin o aralıktan atılması öldürmeye teşebbüstür. Yaralı taraftarımızın tedavisi ağır bakımda devam ediyor. Çok kısa vakitte olağan servise çıkmasını bekliyoruz.” sözlerini kullandı.
Sepil, Gürsel Aksel Stadı’nda ezeli rakipleriyle oynamanın tadını çıkaramadıklarını belirterek, “Bu akıl almaz olaydan dakikalar daha sonra Altay kalecisine hiç bir kuralda onaylamadığımız bir akın oldu. Öncelikle belirtmeliyim ki Altay kalecisi Ozan Evrim kardeşimizin taburcu olması yüreğimizi ferahlatmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kulüp olarak yaşanan olayları tüm detaylarıyla incelediklerini bildiren Sepil, şunları kaydetti:
“Karşılaşmanın 17.24’üncü dakikasında sis bombası atılıyor ve görüş açışı kapanıyor. 17.49’uncu dakikada işaret fişeği ve öteki yanıcı hususlar atılıyor. Müsabaka 21.45’te duruyor. Ozan Evrim kardeşimize yapılan hiç bir kuralda onaylamadığımız akın 23.54’te yapılıyor. Olayın olmasıyla taraftarın saldırısı içinde tam altı dakika var. Yani işaret fişeği atıldıktan daha sonraki bu altı dakika içerisinde, dört dakika kadar daha maç devam ediyor. Aslında maçın o anda durdurulup, gerekli önlemlerin alınması gerekiyordu.”
Sepil, olayların akabinde emniyet mensupları ve sıhhat gorevlilerinden aldıkları bilgilere bakılırsa daha büyük bir felaketin de yaşanabileceğini belirterek, açıklamada şu tabirlere yer verdi:
“Emniyet güçlerimizin olayların akabinde aldığı tedbirler yardımıyla büyük bir felaketin önüne geçildi. Müsabakayı izlemeye gelen taraftarımızın da hem tribünde birebir vakitte stat etrafındaki sağduyusu emniyet güçlerimizin işini kolaylaştırmıştır. Adalet sistemimiz yardımıyla işaret fişeği atan ve ona yardım edenlerin tamamı cinayete teşebbüs kabahatinden tutuklamıştır. Bu sonucun Türk futbolu ismine bir milat olacağına inanıyorum. Göztepe olarak Altay Kulübü ile ortak açıklamamızda, bu nahoşluğa karşın taraftarlarımızı sağduyuya davet ettik. Göztepe Kulübü olarak yapılan provokasyona karşın alacağımız cezanın farkındayız, şuurundayız ancak şahıslar de artık en ağır biçimde cezalandırılmalı ve kulüplere karşı bu koz olarak kullanılmamalıdır.”
Sepil, bu çeşit hadiselerden daha sonra cürmü işleyen bireylere kâfi cezaların kesilememesinin değerli bir sorun olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Ceza hukukunun temeli iki sözdür: kabahat kişiseldir. Bu kozmik yaklaşım, sporda vakit zaman farklı uygulamalarla karşımıza çıkıyor. Artık çıkmasın. Kulüpler sorumludur ve gerekenler yapılacaktır. Lakin kabahati işleyen bireylerin de kulüpleri kalkan olarak kullanımına artık ‘dur’ deme vakti gelmiştir. Bu olayları gerçekleştiren şahıslar en ağır formda cezalandırılmalıdır. Verilen cezalar örnek olmalıdır. Yargılama, adil ve süratli sonuçlanmalıdır. Fenerbahçe Lideri Ali Koç’un da geçtiğimiz günler de söylemiş olduği üzere, statlardaki kamera yetersizliği niçiniyle bu taarruzları yapanların tespit edilmesi epeyce zorlaşıyor. Burada, gerek kulüpler gerekse federasyonumuzun her türlü takviyeye açık olduğunu hatırlatmak isterim. Artık taraftar diye her türlü vandallığı yapanları, cürüm işleyenleri, kimse korumasın, kollamasın.”
Karşılaşma atılan fişeğin yalnızca Mehmet Çakır’ı değil tüm tribünü vurduğunu bildiren Sepil, “Rakip düşman değildir. Hırs, savaş değildir. Hürmet, zayıflık değildir. Eğlenmeyi tekrar öne çıkarmalıyız. Biz Göztepe Kulübü olarak yıllardır çocukların ve bayanların tribünlerde olması için kıymetli projeler yürütüyoruz. Çocukların ve bayanların olmadığı tribünleri futbolda kâfi görmedik. Her şey karşın geleceğe olan inancımızdan vazgeçmedik ve yıllardır sürdürdüğümüz toplumsal projeleri futbolun, sporun hoş tarafı olarak desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Göztepe Kulübü İdare Şurası Üyesi Sepil, yaptığı yazılı açıklamada, tatil edilen Göztepe-Altay müsabakasının akabinde önleyici düzenlemelerin süratle hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Uzun yıllardır futbolun ortasında olduğunu kaydeden Sepil, “yaşamımda birinci sefer tribünde bu biçimde organize bir atağa şahit oluyorum. Evvel tribüne sokulan bir işaret fişeği, bizim tribüne, gayeye nişan alınarak sıkıldı. Çok kısa aralıktan 20-25 metredeki seyirci hedeflenerek direkt olarak işaret fişeği atılıyor. Bu işaret fişeğinin o aralıktan atılması öldürmeye teşebbüstür. Yaralı taraftarımızın tedavisi ağır bakımda devam ediyor. Çok kısa vakitte olağan servise çıkmasını bekliyoruz.” sözlerini kullandı.
Sepil, Gürsel Aksel Stadı’nda ezeli rakipleriyle oynamanın tadını çıkaramadıklarını belirterek, “Bu akıl almaz olaydan dakikalar daha sonra Altay kalecisine hiç bir kuralda onaylamadığımız bir akın oldu. Öncelikle belirtmeliyim ki Altay kalecisi Ozan Evrim kardeşimizin taburcu olması yüreğimizi ferahlatmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kulüp olarak yaşanan olayları tüm detaylarıyla incelediklerini bildiren Sepil, şunları kaydetti:
“Karşılaşmanın 17.24’üncü dakikasında sis bombası atılıyor ve görüş açışı kapanıyor. 17.49’uncu dakikada işaret fişeği ve öteki yanıcı hususlar atılıyor. Müsabaka 21.45’te duruyor. Ozan Evrim kardeşimize yapılan hiç bir kuralda onaylamadığımız akın 23.54’te yapılıyor. Olayın olmasıyla taraftarın saldırısı içinde tam altı dakika var. Yani işaret fişeği atıldıktan daha sonraki bu altı dakika içerisinde, dört dakika kadar daha maç devam ediyor. Aslında maçın o anda durdurulup, gerekli önlemlerin alınması gerekiyordu.”
Sepil, olayların akabinde emniyet mensupları ve sıhhat gorevlilerinden aldıkları bilgilere bakılırsa daha büyük bir felaketin de yaşanabileceğini belirterek, açıklamada şu tabirlere yer verdi:
“Emniyet güçlerimizin olayların akabinde aldığı tedbirler yardımıyla büyük bir felaketin önüne geçildi. Müsabakayı izlemeye gelen taraftarımızın da hem tribünde birebir vakitte stat etrafındaki sağduyusu emniyet güçlerimizin işini kolaylaştırmıştır. Adalet sistemimiz yardımıyla işaret fişeği atan ve ona yardım edenlerin tamamı cinayete teşebbüs kabahatinden tutuklamıştır. Bu sonucun Türk futbolu ismine bir milat olacağına inanıyorum. Göztepe olarak Altay Kulübü ile ortak açıklamamızda, bu nahoşluğa karşın taraftarlarımızı sağduyuya davet ettik. Göztepe Kulübü olarak yapılan provokasyona karşın alacağımız cezanın farkındayız, şuurundayız ancak şahıslar de artık en ağır biçimde cezalandırılmalı ve kulüplere karşı bu koz olarak kullanılmamalıdır.”
Sepil, bu çeşit hadiselerden daha sonra cürmü işleyen bireylere kâfi cezaların kesilememesinin değerli bir sorun olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Ceza hukukunun temeli iki sözdür: kabahat kişiseldir. Bu kozmik yaklaşım, sporda vakit zaman farklı uygulamalarla karşımıza çıkıyor. Artık çıkmasın. Kulüpler sorumludur ve gerekenler yapılacaktır. Lakin kabahati işleyen bireylerin de kulüpleri kalkan olarak kullanımına artık ‘dur’ deme vakti gelmiştir. Bu olayları gerçekleştiren şahıslar en ağır formda cezalandırılmalıdır. Verilen cezalar örnek olmalıdır. Yargılama, adil ve süratli sonuçlanmalıdır. Fenerbahçe Lideri Ali Koç’un da geçtiğimiz günler de söylemiş olduği üzere, statlardaki kamera yetersizliği niçiniyle bu taarruzları yapanların tespit edilmesi epeyce zorlaşıyor. Burada, gerek kulüpler gerekse federasyonumuzun her türlü takviyeye açık olduğunu hatırlatmak isterim. Artık taraftar diye her türlü vandallığı yapanları, cürüm işleyenleri, kimse korumasın, kollamasın.”
Karşılaşma atılan fişeğin yalnızca Mehmet Çakır’ı değil tüm tribünü vurduğunu bildiren Sepil, “Rakip düşman değildir. Hırs, savaş değildir. Hürmet, zayıflık değildir. Eğlenmeyi tekrar öne çıkarmalıyız. Biz Göztepe Kulübü olarak yıllardır çocukların ve bayanların tribünlerde olması için kıymetli projeler yürütüyoruz. Çocukların ve bayanların olmadığı tribünleri futbolda kâfi görmedik. Her şey karşın geleceğe olan inancımızdan vazgeçmedik ve yıllardır sürdürdüğümüz toplumsal projeleri futbolun, sporun hoş tarafı olarak desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.