UFA patronu Nico Hofmann, “Nothing New in the West”in Oscar başarısı üzerine

tofaşk

Global Mod
Global Mod
Ev
Kültür
UFA patronu Nico Hofmann, “Nothing New in the West”in Oscar başarısı üzerine

Film yapımcısı, Oscar’ın Alman film endüstrisi için öneminden, Netflix’in PR harcamalarından ve Alman medyasındaki eleştirilerinden bahsediyor.


Sebastian Ahlefeld

UFA'nın yapımcısı ve CEO'su Nico Hofmann


UFA’nın yapımcısı ve CEO’su Nico HofmannSergej Glanze/imago


En iyi kamera, en iyi film müziği, en iyi prodüksiyon tasarımı ve en iyi uluslararası film: “Nothing New in the West” filminin Oscar ödüllerinde elde ettiği dörtlü başarı, Alman sinema tarihinde bir dönüm noktasıdır.


Film ve televizyon yapımcısı Nico Hofmann, uluslararası film endüstrisini çok iyi biliyor. 2014 ve 2016 yıllarında “Unsere Mutter,Unsere Väter” adlı film yapımı ve “Deutschland 83” dizisi ile uluslararası Emmy Ödülü’nü aldı. Hofmann, Eylül 2017’den bu yana UFA’nın işini tek CEO olarak yürütüyor ve “The Medic”, “The boy must to go temiz havaya” veya “New York’a hiç gitmedim” gibi en çok satan film uyarlamalarından sorumlu. “


Yapımcıya Köln’den Berlin’e giderken telefonla ulaştık.



Bay Hofmann, “Nothing New in the West”i “The Lives of Others” gibi diğer Alman yapımlarından farklı kılan nedir?


Film doğru zamanda çıktı, politik, sosyal ve kültürel zamanın ruhuna hitap ediyor. “Batı’da Yeni Bir Şey Yok”, savaş konusunun mükemmel bir incelemesini sunuyor. Rusya’nın Ukrayna’daki saldırganlık savaşının Haberin Detaylarıına karşı, tüm şiddeti ve yol açtığı ıstırapla bu film insanları duygulandırıyor. Bu sınıflandırma bağlamında, “Batı’da Yeni Bir Şey Yok” un özel bir spot ışığında parlamasını sağlayan bir güç ortaya çıkıyor.


Bir ABD şirketi olan Netflix’in filmin yapımcılığını üstlenmiş olması ne kadar önemli?


Netflix, bu filmi mümkün kılmak için cesareti ve bütçeyi topladı. Benim için en önemli şey yaratıcı paketin Almanya’dan gelmesi. Ödüllerde önemli olan bu, bağışçının kim olduğu değil.


Alman medyasında, dörtlü galibiyetten sonra, örneğin tarihsel doğrulukla ilgili olarak, Oscar ödüllerine yönelik eleştiriler duyulmaktadır. Bu yine tipik bir Alman eleştirisi mi yoksa haklı bir eleştiri mi?


Her film farklı ruh hallerini düşündürür. “Nothing New in the West” büyük bir başarı ve Alman sineması için bir dönüm noktasıdır. “Charité” ve “Annelerimiz, Babalarımız” da dahil olmak üzere birçok tarihi filmin yapımcılığını üstlendim. Tarihsel olarak çok hassas bir şekilde çalışmaya çalışsanız bile, her zaman sanatsal özgürlük vardır. “Batı’da Yeni Bir Şey Yok”un tarihsel olarak yanlış olduğundan şikayet eden herkese söyleyebileceğim tek şey, bunun tarihsel bir belgesel değil, kurmaca bir film olduğudur. En iyi uluslararası film de dahil olmak üzere dört Oscar bir ödül ve önemli bir ayrımdır.


Yönetmen Edward Berger'in Alman edebiyat uyarlaması


Yönetmen Edward Berger’in Alman edebiyat uyarlaması “Nothing New in the West” Oscar’larda çok sayıda gıpta ile bakılan ödülün sahibi oldu.Chris Pizzello/Invision/AP



Netflix’in Oscar’a giden yolda tanıtım için çok para harcadığı iddiaları var. Oscar Akademisi adaylık vesilesiyle film tanıtımlarından etkilenebilir mi?


Bir akış portalının veya kiralama şirketinin pazarlamaya para harcadığı için minnettar olmalısınız. Herhangi bir büyük prodüksiyonda basın işi yapmak kesinlikle normaldir. Film dünya çapında geniş bir izleyici kitlesi için üretildi ve pazarlamasını son derece iyi buluyorum. Jürinin bundan etkileneceğini sanmıyorum. Tabii ki pazarlamanın da üretimin görünürlüğü üzerinde etkisi var.


“Alman” Oscar kazanması, bir film mekanı olarak Almanya, özellikle de Berlin için ne anlama geliyor?


O çok şey ifade ediyor. Dinleme sektöründe artık büyük Alman yapımları olduğu gibi Avusturya’dan da birçok yapım var. “Batıda Yeni Bir Şey Yok” ile Oscar kazanmak bir başarı öyküsüdür. Almanya’da büyük filmler yapabileceğimizi gösteriyor, Hollywood’a ve dünyaya Almanya’nın yaratıcı sektörde ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor.


Netflix’in Alman film pazarına dahil olması, UFA gibi Alman yapım şirketleri için bir tehdit mi yoksa bir kazanç mı?


Kesinlikle bir galibiyet. Artık yayın sektörü için çok şey üretiyoruz. RTL+, Amazon, Disney veya Netflix veya kamu hizmeti ve medya kitaplıkları için. Artık ABD film endüstrisi, Avrupa ve Alman film ve yaratıcı endüstrileri arasında birçok ortaklık şekilleniyor.


Geri bildiriminiz var mı? Bize yazın! briefe@Haberler
 
Üst